Pireye Kızıp Van'a Kaybettirmeyelim.
PORİ SİPİ
-
Bir dostumun 'Pireye kızıp kentin kaybına olacak davranışa yönelmek doğru bir davranış olur mu?' sorusu yerel üzerinden yapılan olumsuz değerlendirmelerin bir rötgenidir. 'Kızgınlığımızın kaybı genel olacaksa, pireye kızmanın bir haklılığı olabilir mi?' cevabım sineye çekenlere verilebilecek bir örnek olabilir.
Yerel pratiklerden ötürü Ak Partiye yönelik artan kızgınlık ve kırgınlıklar var mı? Var. Yerele duyulan öfke genele yayılan güzellikleri görmemize maalesef engel olabiliyor. Bu tepki anormal bir davranış olarak değerlendirilse de kırgınlığın yarattığı psikoloji bu yöndedir.
Türkiye'nin kazanımı en ücra köşelerde yaşayan halkın gündelik yaşamına bile olumlu katkı sunarken, yerelde yapılan hatalardan ötürü tüm Türkiye'nin kaybına neden olabilecek kızgınlıklar hepimizin kaybı olsa da, kırgınlığın yarıttığı öfke doğru değerlendirmelerin önüne geçebiliyor.
Yerel siyasilerin hatalarını genele yaymak, yerel siyasilerin hatalarından ötürü genelin kaybına neden olacak pratiklere yönelmek, yerel siyasilerin yaptığı hatalardan ötürü öfkelenip tüm ülkenin ödeyeceği faturaya dönüştürmek bindiği dalı kesmeye benzer.
Ülkeyi yöneten partinin politikaları ülkenin gelişimine ve geleceğimize yönelik olumlu katkılar sunuyor; Dünya devletleri arasında bir saygınlık kazandırıyorsa, yerele takılmak 'pireye kızıp yorganı yakmak gibi bir şey olur ki? buda doğru bir davranış olmaz.
Yerele kızanların kesinlikle haklı olduklarını kabul ediyorum. 'Bir bilen'in "Büyük belaya musallat olmamak için haklıya söyleyin ki hakkının bir kısmından vazgeçsin. Çünkü haksız kişi bilerek ve isteyerek bu haksılığı yapıyor. Eğer haklı kişi hakının bir kısmından vaz geçmezse belaya düçar olur" tespitinden ötürü 'Pireye kızıp yorganın yakmanın doğru olmayacağını, ülkeye ve kentte zarar vermemek için haksızlığı Allah'a havale etmenin daha faydalı olacağını düşünüyorum.
