Kadın bedeni namus olmazsa sonuç bu olur
Kadın bedeni üzerinden yürütülen toplumsal mühendislikler aile yapısını derinden parçalıyor.
Kürt toplumunda " toplumsal düzene ve namus" kavramına yönelik en büyük darbenin "kadın bedeni namus değildir" dayatmasının neden olduğu görülmektedir.
Bedenin namus olmadığı algısı, kadın bedenini metalaştırmanın ötesinde kadın bedenini zevk ve eğlence malzemesine dönüşmesinin öncülerinden oldu.
Zaruri ihtiyaçların karşılanabildiği yerleşim yerinden; lüks ve modern yaşam olanaklarının baskın olduğu bir yerleşim yerine göçen daha çok genç jenerasyon arasında onay ve kabul gören “kadın bedeni namus değildir" dayatması birden fazla kişiyle cinsel ilişkiyi ve toplumsal yıkıntıyı beraberinde getiriyor.
"Kadın bedeni namus değildir" yaklaşımının kabul edildiği sosyo- psikolojide "mutlu olunanla yaşanan cinsel ilişki zevkle yenilen çeşitli yemek türü gibidir." kabulünü normalleştirmektedir.
"Kadın bedeni namus değildir." "Dini nikah gericiliktir." "Toplumsal dinamikler feodalliktir." algısı kadın bedeni üzerindeki seksüel fanteziyi meşrulaştırırken; meşrulaştırılan gayri ahlaki ilişkiler aile yapısını derinden sarsmakta, toplumda çarpık ilişkileri yaygınlaştırmaktadır.
Son zamanlarda artan boşanmalarda "eşini aldatan kadın" figüründe artış olması tedbir alınması zaruri toplumsal bir sorun olarak görülmektedir.
Türkiye ortalamasında boşanma oranı % 5 oranında düşerken Van'da boşanma oranının %6 civarında yükselmesi önlem alınması gereken güçlü sorun olarak değerlendiriliyor.
