DEM'li Başkandan Mezhepçi Eleştiri
.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, grup toplantısında yaptığı açıklamalarda yine devlet kurumlarını hedef alan iddialarda bulunurken Suriye hayatını kaybeden kadınları mezhepçi yaklaşımla değerledirdi.
Rojin Kabaiş’in ölümü üzerinden Van Valiliği, Yüzüncü Yıl Üniversitesi ve Emniyet’e yönelik “delil karartma” suçlamaları yönelten Hatimoğulları, kamu kurumlarının yürüttüğü resmi soruşturmayı görmezden geldi.
Hatımoğlulları, pes dedirten açıklamasında: "Vali, rektör, emniyet, bu olayın üzerini örtmek için neden bu kadar çaba sarf ediyorsunuz? Adalet talep eden öğrencilere, basına, gazetecilere bunun haberini yapmasın diye, eylemini ve etkinliğini yapmasın diye neden bu kadar baskı yapıyorsunuz? Kimler korunuyor ve neden korunuyor? Bu sorunun yanıtı derhal verilmelidir." sözleriyle toplumsal bütünlüğü yaralayacak haksız tepkide bulundu.
Suriye'de yaşananları mezhepçi bir yaklaşımla yorumlayan Tülay Hatimoğulları, “Sokakta dolaşan yurttaşlara, insanlara gelişigüzel ateş açıyorlar, evlerini ve dükkanlarını ateşe veriyorlar. 2025’in Mart ayında Suriye’de Alevilere dönük tarihin en büyük Alevi katliamlarından birisi gerçekleşti. Binlerce Alevi katledildi. Kadınlar kaçırıldı. İşkence edildi kadınlara. Köle pazarında satıldı kadınlar. Suriye’de Alevilere dönük olanca hızıyla devam eden bir soykırım var. Ve aynı şekilde Dürzilere ve Hristiyanlara dönük de bir katliam gerçekleşiyor Bizler buna sessiz kalamayız. Hiçbir vicdan, hiçbir yürek buna sessiz kalamaz” dedi.
Hatimoğulları’nın konuşmasında, Suriye’deki kadın ölümlerini mezhepsel bir bağlama oturtması ve özellikle Aleviler üzerinden değerlendirme yaparken bölgede hayatını kaybeden binlerce Sünni kadını anmaması da dikkat çekti.
Kurumlar, Rojin dosyasında yürütülen sürecin şeffaf olduğunu belirtirken, Hatimoğulları’nın açıklamalarının kamuoyunu yanlış yönlendirdiği değerlendiriliyor.


