Yürü be Kılıçdaroğlu endamını görek
.
M.SALİH GEÇKEN
vanradikal@hotmail.com -
Kılıçdaroğlu'nun 'cevval' konuşmalarını dinleyince, insanın "Yürübe dilber endamını görek" diyesi gelse de görülen endamı yeniden teste ne hacet demek daha mantıklı duruyor.
HDP/PKK'nın 'Seroku', SP'nin 'Mücahidi', İP'in 'Milliyetçesi', Davutoğlu'nun 'Stratejik Derin Aklı' Kılıçdaroğlu; 1992'den Cumhurbaşkanı adayı oluncaya kadar ne 'Serok' ne 'Mücahit' ne de 'Stratejik Akıl'dır. Yapılan eleştirilerde 'kabiliyetsizdir' 'yeteneksizdir' 'yalan konuşandır' 'işe yaramayandır.'
Velhasıl, Kılıçdaroğlu liderlik kabiliyeti olmayanların sığındığı son limanın FETÖ kumpasıyla başkan olduğu biridir. PKK/HDP'nin 'seroklu' SP'nin 'Mücahidliği' İP'in 'milleyetçi' Davutoğlu 'startejik derin aklı' balonuyla halkın algısına dayatılan olduğundan fazla şişirilmiş 'algısal balondur.' 12 yıldır halkın güvenmediği için iktidar yapmadığ siyasi liderdir.
Bu aralar hızını alamayıp askere bile laf eden bizim hızlı solcu komünist Kemal Kılıçdaroğlu'nun 12 Eylül darbesinden sonra İstanbul Davutpaşa Kışlası'nda askerin emrinde uyumlu muhabettini okumasam 'cevval çıkışlarına' inanasım gelebilirdi amma Kılıçdaroğlu öyle koca yürekli biri değil. Hakkını yemeyek 'güçlüye ' biat eder. Uyum sağlar. Suyuna gidir. Güçle uyumu 10 numara beş yıldızdır.
PKK/HDP ve Demirtaş'ın bula bula umut bağladığı Kılıçdaroğlu bildiğimiz cesur yiğitlerden gözükmüyor. Kırmızı'yı görünce uyar, susar, unutur, hatırlamaz. Atasözüne atıfla 'süt dökmüş kedi'yi aratmaz.
12 Eylül 1980 darbesinden sonra uyumda sorun yaşamayan bay Kılıçdaroğlu, bir kaç oy için yerel özerklik veririm der, Kayyumu kaldıracam der, Demirtaş'ı özgür bırakacam der, KHK'lıları özgürleştirecem der. Bekara karı boşamak derlerya, işte ondan yapar.
Kılıçdaroğlu ayrıca:
Ülkücüyüm der.
Solcuyum der.
Aleviyim der.
Sünniyim der.
HAKKINI YEMEYELİM, SİZİ KANDIRIYORUM DEMEZ...
Apo özgür kalacak diyenlere 'YAV KARDEŞ BENİM NE HADDİME' demez.
Oy için susar.
Oy için siner.
Sonra mı?
Bay Kemal kırmızıyı görünce, 12 Eylül 1980'den sonraki Kemale döner. Başta yerel özerkliği unutur, sonra kayyum yasasını kaldırma sözünü, Demirtaş özgürlüğünü aklının ucundan bile geçirmez.
Kılıçdaroğlu, Tayyip Erdoğan'ın bile kendisini kurtaramayacağı hiç bir pratiğe girişmez.
Bencesi bu.
